Serbesatış -3

  • Eğer bir fikir aklında kendiliğinden beliriyorsa, aksi fikir oluşruğunda kafanda bastırmak zorunda kalmıyorsan, sana ufak tefek de olsa başka bir yerden alıntı gibi gelmiyorsa senin fikrindir, üzerine gidebilir ona uygun hareket etmeye çalışabilir, kendini o yönde bir değişime tabi tutabilirsin. Eğer fikir sana ait değilse bir yerden aldıysan, aldığın fikrin sana faydalı olması için senin o fikri kendi içinden geldiği için kendi kendine yeniden yorumlaman gerekir. Zorla değil kendiliğinden. Yoksa o fikir sana eğreti durur. Ona uyarak hareket etmek veya onu temel alarak düşünemek çelişkili ve hastalıklı bir hale sokar bizi. Bu yüzden bir şey okurken okuduğumuzu hiç bir zaman temel almamalı ona uymaya zorlamamalıyız kendimizi. Eğer yeterince etkili ise zaten kendimizi serbest bıraktığımızda yani kasti olarak bir konu üzerinde yoğunlaşmadığımızda veya bir konuyu bastırmaya çalışmadığımızda içselleşmiş şekilde kendi yapımıza ait diğer fikirler ile harmanlanmış törpülenip budanmış şekilde ortaya çıkacaktırki bu fikre inanmak bizim için çok daha kolay ve temel almak çok daha faydalıdır.

  • Geleceğe yönelik bir plan, tedbir, beklenti,hedef olduğunda insan boşuna gerilim yapıyor. Sanki o olmazsa olmaz haline geliyor. İnsan kendisi olmaktan çıkıyor. Dikkatli olmak lazım.

  • Çabalamayı bırak hepimiz öleceğiz.

  • Olabileceklerden korkmayı bırakıp olanları yaşamaya bak.

  • Geleceği şekillendirmeye çalışmaktan, bir şeylerin olmasını engellemeye çalışmaktan, kaderine direnmekten, geçmişi yargılamaktan vazgeç. Mücadele etmeyi bırak.

  • Korkularının seni yönetmesine izin verme. Korkularınla, endişelerinle, kaygılarınla mücadele etmeyi bırak. Hedef koymaktan  vazgeç. Yaptıklarının yapacaklarının sonucunu düşünme. Sonucu için hiç bir şey yapma. Sonucu için hiç bir şeyi yapmaktan kendini alıkoyma. Özgür ol.

  • Hiç bir şey olmasını bekleme, hiç bir şeyin olmamasını da bekleme ama olanlar ile gönlünce yaşa olacakları ise boşver. 

  • Bilinçsiz ve otomatik yaşamayı bırak. Hayatının büyük bir çoğunluğunda söylediklerin yaptıkların hissettiklerin bilinçli değil. Otomatik pilota bağlanmış gibi davranıyorsun. Söylediklerinden haberdar değilsin. Yaptıklarından haberdar değilsin. Sadece söylüyor ve yapıyorsun. Bunları yapan sen değilsin. Kontrolün kendinde değil.  

  • Ne senin ne de yapacklarının hiç bir önemi olmadığını kabul etmelisin. Unutma sen değersizsin. Ne yaparsan yap bir şey değişmeyecek bu yüzden boşver. 

  • Zihnimiz refleks olarak farkına bile varmadığımız durumlar için çözüm üretiyor. Hangi durum için olursa olsun sürekli takip etmek insanı yoruyor. Bu yüzden olabilrdiğince dinlememek gerek. Yada aldırış etmemek. Kendini kaptırmamalısın böyle zihin oyunlarına. Onu hangi konuda dinlersen o konuda daha fazla çözüm üretecektir. 

  • Yemek saati diye bir şey yoktur ne zaman acıkırsan o zaman yersin ne bulurusan onu yersin. 

  • Hayattan çok fazla şey istiyoruz. Çok fazla beklentimiz var. Çok fazla şeyi kontrol altında tutmaya çalışıyoruz.  

  • Ne istiyorsan yap inan hiç farketmez. Korkmanında ummanında bir anlamı yok. Sadece yapmak geliyorsa içinden yapmaya uğraş ama yaptığın hiç bir şey sana bir şey vermeyecek. Yap ama beklenti oluşturma, aynı zamanda korkmada. 

  • Rutininin dışına çıkmaktan korkma, tabularını yıkmakta kararlı ol, klişelerini aklından sil 

  • İnsanların kararlarına ne olursa olsu karışmamak gerek. Sadece verdiği kararda destek olmalı. 

  • İnsanda sürekli bir şeyler yapmak bir şekilde gelişmek vs. üzerinde bilinçsiz bir hırs var. Bu hırsın altında korku yattığını hissediyorum. Rahatlayamıyoruz bir türlü. Sürekli bir şeyler hangi konuda olursa olsun bizim anladığımız anlamda daha iyi olmak zorunda hissediyoruz. Hiç boş kalamıyoruz. 

  • Anlamaya çalışmak, takıntılarından, hırslarından kurtulmaya çalışmak vs. de insanı anlamsız bir telaş içine sokuyor. 

  • İnsanları kaderleri ile başbaşa bırakmak gerek herkes kendisi için en iyi olanı yaşıyor. Kader denilen böyle bir şey. Kimsenin kaderine engel olmaya çalışmanın anlamı yok.  

  • Eğer üzülüyorsan o an üzülmen gerekiyordur. Eğer endişeleniyorsan o an endişelenmen gerekiyordur.  Zihnin sürekli bunlara planlar yapar. Sürekli herşeye hakim olabilmek için açılamalar yapar. Kale almamak gerek. Oluruna bırakmak gerek.

  • Bir şey hakkında bir şeyler duyarsın veya bir şeylerin farkına varırsın. Yanlış biliyormuşum dersin. Yok öyle bir şey önceden o şey ile ilgili bir şey bilmiyordun şimdi yeni duyduğun farkettiğinle de o şey hakkında bilgi sahibi olmadın. Yada şöyle söyleyeyim. Gerçek dediğin sadece senin duyduğun gördüğün ve ikna olduğun teorilerdir. Yeni duyduğun ise eski teoriyi geçersiz kılar ve artık gerçek değişmiştir. Ve sonsuz zaman diliminde emin olabilirsin ki bütün gerçekler değişecektir. Bu yüzden bu kaypak gerçek üzerine çok da yoğunlaşma ve güvenme. Gerçeklik üzerine bilgilerin hepsi boştur.  

  • Olanlar sadedir. Onları felaket veya çok iyi gibi değerlendirmelerin kaynağı sensin. Olanları yorumlamamak gerek. Kategorize etmemek gerek. Kimisinin oluşması için çaba gösterip kimisini uzak tutmak için çaba göstermek sadece kendimize zarar verir. Olanlar sadece bizim için oluyordur. Onlara ihtiyacımız var. Bilek kesenler diye bir film vardı orada "Mucizeler önemi kalmadığında gerçekleşir" tarzında bir şeyler diyordu. Bir şey senin için ne kadar önemli ise seni o kadar uğraştırır anlamında. Seninde yaptıkların bir "küçük mucize" gerçekleştirmek için olamsın. Başına bir şey geldiyse bırak gelsin. Çırpınma. Ondan korkun ona yüklediğin sıfatlardan kaynaklanıyor. Yoksa sadece bir şeyler oluyor.  

  • Bir şeyin olması bir başka şeyin olmasından daha iyi değildir. Öyle olsaydı bile biz bunu bilemezdik. Başımıza bir şey gelmesi gelmemesinden daha iyi de değil daha kötüde sadece gelmiş işte o zaman hoş gelmiş diyeceğiz. 

  • Yaşamımızda bir çok kuralımız var yada gerçeklerimiz. Bunlar bizi rutinimizde tutar güven vaadeder. İşte bunlar bizi asıl boğanlardır. Şunu şöyle yapmalıyım bunu böyle yapmalıyım gibi, şu günlerde şunu yapmalıyım, şu saatte bunu yapmalıyım gibi yada şöyle insanlara böyle davranmalıyım gibi. kıyamet kadar kural var hayatımızda ve çiğnemekten ödümüz kopuyor. 

  • Zihnimizdeki sistemlerden birisi Erken Uyarı Sistemi: Bu sistem tehlike algımızın bir parçasıdır. Bu sistem henüz gerçekleşmemiş önceden tanımlı tehlikeleri tespit edebilmek için ön bilgiler verir. Mesela birisinin ne hissetiği konusunda bize bilgi verir, birisinin bir konuda aslında ne düşündüğü konusunda bilgi verir. Bunun gibi örnekler çoktur. Çoğu kez bunlar saçmalıktır. Ve çoğu kez bu uyarılar bizim bilincimizde işlenmezler. Doğrudan Önleyici Tedbirler Sistemine iletilirler. Bu sistem ise anında olay ile ilgili daha önceden refleks olarak geliştirilmiş bir tepkiyi verir. Bizim bunu farketmemiz mümkün değildir. Herşey bilincimiz dışında gerçekleşir. Birinden anında nefret etmek gibi, bir yeri hiç sevmemek gibi, birine kızmak gibi tepkiler bu sistem tarafından bizim bilincimiz dışında verilir. Bunlardan ayrı olarak bizim bu sistemi iş başında yakalama şansımız bu sistemin refleks tepkiye sahip olmadığı uyarı geldiğinde tepki araştırması durumunda ortaya çıkar. Bu kendini hiç zorlamadığında aklına olası bir duruma yönelik hayaler geliyorsa emin ol Önleyici Tedbir Sistemi iş başındadır. Buralardan yeni refleks tedbirler oluşturur. Eğer farkettiğin tedbirlere aldırış etmezsen ve yaşadığın şeyin sende travmatik bir etkisi oluşmazsa Erken Uyarı Sistemi bu durumu tehlike tanımları listesinden silecektir. Sende biraz daha rahatlamış ve özgür hissedebileceksin. Ama hepsine önem verir ve refleks tepkilerinin sayısını arttırırsan bir süre sonra hayatını sen yaşamıyor olacaksın ne yapsan rahatlayamayacak ve hiç bir şeyin bilincinde olmayacaksın. Şuursuz bir hayvan gibi öleceksin.

  • Eğer rahat değilsen, gevşemiyorsan, huzursuzsan ya bir şeylerin peşindesindir onlar kaçıyordur, yada bir şeyler senin peşindedir sen kaçıyorsundur.

  • Eğer bir şeylerin peşine düşmüşsen, elde etmeye ulaşmaya çalışıyor ona yollar arıyorsan. Önleyici Tedbir Sisteminin ürettiği çözümlerden birine kapılmışsın demektir. Farkettiğin anda bırak olmazsa olmasın. 

  • Yaptıkların rutininin gereği veya bir yaptırıma maruz kalma veya bir hedefe ulaşmak üzere planın bir parçası veya birilerinin isteği olmamalı, yaptıkların sadece yapmak istediklerin olmalıdır. Yapmış olmaının yeterli olması gereklidir. Sörf yapmak gibi sörf yaparken amaç bir yere ulaşmak değil sörf yapmaktır. Sörfü sadece sörf yapmak için yaparsın. Bir de yapmamak durumu var. Eğer sörf yapasın gelmiş ise sörf yaparsam boğulurum ben yüzme bilmiyorum demeyeceksin. Korkmayacaksın. Aklına gelen seni engelleyen hiç bir düşünceye itibar etmeyeceksin.